Enerji Günlüğü - Arçelik, sosyal medya çalışmalarında güneşten elde ettiği elektriği kullanmaya başladı. Web sunucuları da yeşil elektrik tüketen şirketin veri merkezinin enerji verimlilik katsayısı yüksek.
Türkiye’nin önde gelen markalarından Arçelik, sürdürülebilirlik yaklaşımını iletişim çalışmalarına da yansıttı. Şirket, sosyal medya hesaplarının yönetimi ve sosyal medya mecralarında paylaşmak üzere içerik üretimi sırasında yenilenebilir kaynaklardan üretilmiş elektrik tüketmeye karar verdi. Bu amaçla bina çatısına yerleştirilen güneş panelleriyle üretilip aküde depolanan elektrik bilgisayarlara aktarılıyor. Böylece Arçelik sosyal medyası, doğadan alınan yenilenebilir güçle yönetiliyor.
VERİ MERKEZİ DE “ENERJİ VERİMLİ”
Arçelik, sosyal medya çalışmalarının yanı sıra web sitesini barındırmak için kullandığı sunucu tercihini de yenilenebilir enerji kullanımı ışığında yaptı. Sosyal medya yönetimi için hazırladıkları tüm metinleri, tasarımları, kurguları gücünü güneş enerjisinden alan bilgisayarlarla yaptıklarını kaydeden şirket yetkilileri, şu bilgileri paylaştı:
“Yenilenen Arçelik kurumsal web sitesi de yüzde 100 güneş enerjisiyle çalışan sunucular üzerinden yayınlanıyor. ABD’nin Kaliforniya eyaletinde bulunan veri merkezimizin enerji verimliliğini ölçen PUE skoru ise 1.13 seviyesinde. Kurumsal web sitemizin yanı sıra, Arçelik’in yaşamları teknoloji ile iyileştirme kültüründen yola çıkan ve dilimize eşitlik getirmek için hayata geçirilen Eşit Sözlük’ün web sitesi de yenilenebilir enerji kaynakları kullanarak kullanıcılarına ulaşıyor.”
YENİ VERİMLİLİK PROJELERİ YOLDA
Arçelik, güneş enerjisi kullanımını yaygınlaştırmayı düşünüyor. Arçelik olarak sosyal medya çalışmalarında güneş enerjisi kullanımı projesiyle insanların genel çevre bilincini ve farkındalığını arttırmak istediklerini belirten şirket yetkilileri “Çevre ve enerji verimliliği konusundaki öncü ve yenilikçi projeleri hayata geçirmeye her zaman devam edeceğiz” dedi.
WEB SİTELERİ NE KADAR KARBON SALAR?
Arçelik yetkilileri, bilişim sektörünün 2012 yılında yüzde 7 seviyesinde bulunan, global enerji tüketimindeki payının 2017 itibariyle yüzde 20’nin üzerine çıktığına işaret ederken “2030 yılında bu oranın yüzde 40 seviyelerine gelmesi bekleniyor. Bir haber okurken, sosyal medyada gezinirken, video izlerken server’lar enerji harcıyor ve çevreyi kirletiyor” ifadesini kullandı. Yapılan bir araştırmaya göre aylık 10 bin sayfa görüntülemesine sahip bir web sitesi server’ının ürettiği karbondioksit miktarının bir aracın 8000 kilometre yol giderek ürettiği karbondioksit miktarına eşit olduğunu ortaya koyuyor.
VERİ MERKEZLERİNDE KARBON SALIMI
Geçtiğimiz 10 yıl içerisinde teknolojinin hızı ile ev ve iş yerlerinde kullanılan cihazların değişimi, internet kullanımının yaygınlaşması gibi nedenlerle enerji tüketiminde de çok hızlı bir artış yaşandı. Kullanılan tüm verilerin saklandığı veri merkezlerinin giderek büyümesiyle geçtiğimiz yıl dünya genelinde tüketilen elektriğin yüzde 3’ü bu veri merkezleri tüketir hale geldi. Ayrıca, bu tüketim toplam sera gazı salınımının da yüzde 2’sine denk geliyor. Bu rakam, veri saklamak için bırakılan karbon izinin havacılık sektörü ile aynı seviyede olduğunu gösteriyor. Dünya genelindeki veri saklama ihtiyacı artışı aynı hızla devam ederse, 2025 yılında veri merkezlerinin tükettiği elektrik tüm elektrik kullanımının yüzde 20’sine, karbon izi de yüzde 5.5’ine denk gelen bir seviyeye ulaşacak. Bu da ABD, Çin ve Hindistan haricindeki tüm ülkelerden yüksek bir seviye anlamına geliyor.
Mehmet KARA – Enerji Günlüğü
