Önceki gece Türkiye enerji sektörünü, dolayısıyla ekonominin bütününü çok yakından ilgilendiren bir gelişme yaşandı.
BOTAŞ, Türkiye’ye İran’dan gelen doğalgaz akışının saat 02:00 itibariyle yarıya düştüğünü açıkladı. Tahran bu kısıntıyı “iç talep arttı, arıza çıktı” gibi pek de inandırıcılığı bulunmayan gerekçelere dayandırdı.
Görünen o ki, Rusya ile yaşanan gerilim Türkiye’yi enerjide sıkıntıya sokuyor. Moskova, Türkiye’nin doğalgazını kendisi doğrudan değil de, Suriye ve Ortadoğu’da birlikte hareket ettiği Tahran üzerinden kısıyor.
Her neyse, Rusya ve İran’ın durumu ortada. Biz, yaşananların içeride yol açtığı sıkıntılara bakalım. İran’dan gaz akışı azalınca BOTAŞ da hemen büyük ölçekli doğalgaz santrallerinin gaz çekişini yarıya düşürdüğünü duyurdu.
Türkiye, hidroelektrik santrali barajlarının dolu olduğu, derelerin coştuğu dönemler dışında elektriğinin yarısına yakınını doğalgazdan üretiyor.
Bu durum, Türkiye’nin enerji ithalatını beklenmedik şekilde artışa sürüklüyor. Nedeni de şu:
Son bir haftada Türkiye’de elektrik fiyatları 15-20 kuruşluk artışla 150 TL/MWh seviyesine yaklaştı. Bu durum, aslında teknolojisi eski ve verimliliği düşük olduğu için elektrik fiyatları aşağıdayken pek çalışamayan gaz santrallerinin harıl harıl çalışmasına yol açıyor.
Üstelik son bir yılda doğalgaz ithalat fiyatlarının çok gerilediği (375 dolardan, 175-180 dolara) bir dönemden geçiyoruz. Bu durum gaz santrallerinin “fırsat bu fırsat, ne kadar üretirsem o kadar iyi” demelerini beraberinde getiriyor. Bu tip santrallerin çoğu, BOTAŞ’ın doğalgazını kıstığı tesisler arasında da değil.
Yani, Türkiye’nin doğalgazda Rusya ve İran ikilisi tarafından sıkıştırıldığı bir dönemde, enerji yönetimi, aynı miktarda doğalgazla daha yüksek elektrik üretebilecek santralleri yavaşlatırken daha çok gazla daha az elektrik üreten santrallerin önünü iyice açmış oluyor.
O halde ne yapmalı?
Enerji yönetiminin aynı miktarda gazla daha az elektrik üreten santralleri bir şekilde geçici de (belki uzun vadede kalıcı) olsa durduracak bir çözüm bulması gerekiyor.
İyi de küçük ölçekli santraller ölsün mü?
Bence, evet! Elektrikte kapasite fazlalığının olduğu bir noktada bu santrallerden bir an önce kurtulmakta yarar var.
Üretim birimleri kendi içinde kaynak ve ölçek kriterlerine gruplandırıldığında, bazı gruplara haksızlık edildiği düşünülebilir. Ama ülkenin enerji ithalatı konusunda yaşadığı ağır sıkıntıların yanında tüm bunların teferruat haline gelmesi kaçınılmaz...
Bu arada, daha önce defalarca yazdığımız gibi BOTAŞ’ın ülkeye gelen gaz miktarı azalsa da doğalgaz satış fiyatlarını hemen aşağıya çekmesi lazım. Çünkü yüksek fiyatta ısrar, enfl asyon başta olmak üzere genel ekonomik dengeleri de bozuyor. Üstelik yüksek fiyat, sınırlı sayıdaki bazı özel sektör ithalatçılarını zengin etmeye devam ediyor.
Unutmayın; Türkiye beşten büyüktür!
YAZARLAR
Mehmet KARA
- Gaz sorunu ve verimsiz santraller
Önceki ve Sonraki Yazılar