TMMOB`un Enerji Raporu, enerji sektöründe önemli bir planlama hatası gerçeğini ortaya koydu.
Gerçek şu; Enerji santralleri için lisanslar alınmış ama bunların sadece yaklaşık yüzde 43’ünde hareket var. Yüzde 57’si bekler durumda.
Neden acaba?
Doğru bir analiz için öncelikle sorulması gereken soru şu;
Bir projenin lisansının alınması, o projenin "teknik ve ekonomik olarak" yatırıma uygun olduğunu gösterir mi?
Sorunun cevabı çok açık: Hayır!
Bunun nedenleri, bu sayfalarda defalarca yazıldı. Biz yenilenebilir enerji lisansları için en kolay anlaşılabilir olanlarını tekrar edelim.
Proje ekonomisi hesapları, iklim değişimi ve çevre...
Özellikle HES projelerinin fizibilitelerindeki güvenilir akım verileri eksikliği, iklim değişiminin de etkisiyle bazı proje hidrolojilerini altüst etti. Bu projelerden bazıları hala işletmede ve onları gelecekte çok zor günler bekliyor.
Geçen sene HES’lerde yaşanan ve yüzde 45’e varan üretim düşüşü, lisans almış birçok HES’in yatırım kararını tekrar düşündürttü.
Bu arada, TMMOB Raporu`nda yer alan şu ifadeler tam doğru değil:
"EPDK tarafından lisanslanan ve lisans aşamasında olan tüm projelerin toplam potansiyelinin 12 bin 586 MW olduğu ve bu projelerin de 4024 MW’ının işletmeye geçtiği göz önüne alındığında, potansiyelin çok büyük bir kısmının hala değerlendirmeyi beklediği görülmektedir."
Doğru değil, çünkü lisans almış ancak yapımına başlanmamış 8500 MW’lık proje potansiyelinin önemli bir bölümü teknik ve ekonomik açıdan yapılabilir değildir.
Bu yüzden söz konusu projeler için "değerlendirmeyi beklemek" deyimini, yapımına başlanması değil, teknik ve ekonomik fizibilitesinin tekrar yapılmasını ve yeniden değerlendirilmesini beklemek olarak düşünmeliyiz.
Zaten bu projelerin çoğu da, böylesi bir değerlendirmeye tabi tutulduğu için beklemeye alındı.
Bu nedenle sözünü ettiğimiz projelerin kurulu güç potansiyeli envanterimizde yer alması da bizi yanlış sonuçlara götürür.
Lisans almış proje sayısı ile uygulanmaya başlanmış proje sayısı arasındaki makasın bu denli büyük olması tam bir planlama hatasıdır.
Bu hatalı planlamalar ekonominin maliyet-kâr duvarına çarparak dağılmıştır. Yanlış hesaplar ekonomiden dönmüştür.
Şimdi, lisans almış bu projelerden verimliği düşük durumdakilerin envanterden düşmesi için EPDK’nın daha önceki gibi yeni bir yönetmelik çıkartarak "Lisansı iade edilen projelerin teminatlarının geri verileceğini" belirtmesi gerekiyor.
Yoksa özellikle yenilenebilir enerjide bazı verimsiz projeler, verilen teminatlara kurban giderek uygulanacak. Bunun faturası ise çok büyük olur.
Yenilenebilir enerjide lisansın çok, uygulamanın az olması aslında beklenen bir sonuç. Böylesi bir sonuç beni hiç şaşırtmadı. Tersine, lisansı alınan tüm projelerin veya projelerin büyük bir bölümünün uygulanması beni şaşırtırdı.
Umarım böylesi bir gelişme yaşanmaz ve bu deneyim de enerjide planlamanın önemi konusunda herkes açısından öğretici olur.
YAZARLAR
Dursun YILDIZ
- Enerjide planlama hataları
Önceki ve Sonraki Yazılar