Enerji analistlerinden her yıl sonu, bir sonraki yıl için öngörüler (tahminler) yapmaları beklenir. Ekonomistler, sosyal bilimciler tahminler yapar. Bunların bir kısmı tutar, çoğu tutmaz.
Yıl içinde enerji piyasalarını etkileyen çok şeyler olur. Siyasi yönetimin politik tercihleri değişir. Seçim yaklaşıyorsa, seçim öncesi iyimser politikalar devreye girer. İç ve dış siyaset ister istemez olaylara farklı yön verir.
Öyle ya da böyle işimizi işyerimizi yönetmek, yatırımlara yön vermek için tahminler yapmak gerekir. Bizler beraber önümüzdeki yıl için bir tahmin yani öngörü çizeriz, yıl içinde gelişen olaylara göre tahminlerde/ öngörülerimizde düzeltmeler yaparız. Bu makaleyi yazarken olaylar öylesine gelişti ki, yazıyı üç kere yenilemek düzeltmek zorunda kaldım.
2019 içinde, bir önceki yıla göre enerji üretiminde çok az değişim oldu. Elektrik üretimimizin yaklaşık 300 milyar kWh, kurulu gücümüzün 2019 sonunda 93+GWe, peak (en çok) Ağustos ayı içinde enerji çekişimiz 52+GWe olması bekleniyor.
2019 içinde Doğalgaz tüketimi yaklaşık 50 bcm (milyar Sm3), linyit üretimi 50+ milyon metrik ton, taş kömürü üretimi 2 milyon metrik ton, ithal kömür dış alımları 30 milyon metrik ton olarak gerçekleşecek.
Üretim faaliyetlerinin göreceli azalması, talebi azalttı. Daha fazla elektrik üretimi ihtiyacı geçtiğimiz yıl görülmedi. Ortada durağan elektrik üretim, yatırım, yenileme-rehabilitasyon faaliyeti gözlüyoruz.
Özelleştirme ile özel şirketlere geçen santrallerde yeni yatırım, çevre ekipmanları ESP- FGD rehabilitasyon yatırımları henüz yok.
Termik santral sahibi üreticiler 2.5 yıllık yeni muafiyeti parlamentodan geçirmeyi sağladılar ama çevrecilerden büyük tepki aldılar, tasarı Cumhurbaşkanı’ndan veto yedi.
Yıl sonu itibariyle çevre ekipmanlarını erteleyen termik santraller mühürlendi. Çalışmaz oldular. Sadece Soma B çalışıyor, o da kış süresince Soma kentine ev ısıtması için buhar üretecek. Termik santrallerin çevre yatırımlarında muafiyet uzatması bizce doğru değil. Bir an önce eski termik santrallerin çevre ekipmanları yatırımları yapılmalıydı. Uluslararası piyasalarda artık termik santrallere finansman yok. Yeni termik santral yapmaya imkan yok.
Geçtiğimiz yıl proje finansmanlarında ciddi tıkanmalar görüyoruz. Uluslararası Kredi Derecelendirme kuruluşlarının son raporlarına göre "Yatırım yapılabilir ülke" konumunda olduğumuzu söylemek zor. Değerlendirme kuruluşları, olumsuz değerlendirme yapmak yerine, böyle durumlarda zor coğrafyalar için değerlendirme yapmayı hepten bırakıyorlar. ABD Fed faizlerinin yükselmesi, yıl içinde üçer aylık yenilemelerle 25 baz puan artışları eklenince, anlıyoruz ki, sıcak para tüm dünyadan emilip ABD piyasasına yönlenecek.
Petrol varil fiyatı geçtiğimiz yıl içinde 60-80 dolar bandında oynadı. Doğu Akdeniz gazı var ama nasıl taşınacağı henüz daha kâğıt üstünde duruyor. Çözüm için en az 4-5 yıl, belki 10 yıl ister.
Rus doğalgazı bizim için çok pahalı, 1000m3 bize 310-320 ABD Dolarına geliyor. Karadeniz altından gelen TürkAkımı doğalgaz boru hattı inşaa edildi bitti ama arkasından ABD yaptırımına maruz kaldı. Bize gelen 30 milyar bcm doğalgaz Avrupa’ya satılamıyor. Bizim de ödeyecek ne paramız ne de kapasitemiz var.
Alman sınırında Rus gazının fiyatı 1-MMBTU için 9.50 dolardan 8.25 dolara indi. ABD içinde fiyat 1-MMBTU için 3.00 dolar civarında. ABD kayaçgazı miktarının artmasının ve Alman yenilenebilir enerji teşviklerinin enerji fiyatların paçal olarak ucuzlatmasının bunda payı var. Petrol fiyatına bağlı olarak Rus doğal gazında genel olarak indirim yapılması beklentisi var. Bizim tarafta fiyat konusunda son tüketiciye ulaşan az bir değişiklik var. Alımda toptan fiyatlarda indirim var, ama son kullanıcı fiyatlarında indirim seçim öncesi politikalara bağlı.
Enerji piyasamızda en az 50+ milyar dolar civarında yeniden borç yapılandırması bekleniyor. Santral mülkiyetlerinde el değiştirmeler tekrar olabilir. 2019 sonu büyümemiz iyimser olması bekleniyor, kamu tahminleri daha yüksek. Siyasiler, enerji yatırımlarının, büyüme oranından daha fazla oranda artması gereğine inanıyorlar.
Kamu harcamalarını karşılayacak gelirleri bulmak kolay değil. ETKB ve EPDK, yeni elektrik üretim santrallerinin devreye girmesinde kolaylıklar gösteriyorlar. Eskiden test deneme kontrol geçici kabul işlemleri ciddi ve uzun sürede yapılırken, şimdilerde çok çabuk yapılmaya başlandı.
Yeni işletmeye giren ucuz santrallerde refrakter bozulmaları, ekipman ve I&C sistem, senkron arıza duyumları geliyor. CFB (Dönüşümlü Akışkan Yatak) tasarımlar bizim yerli linyite uyumlu çalışmıyor. Çok su nem ihtiva eden yerli kömür, CFB yanma odasında yanmıyor, devamlı yanabilmesi için devamlı yardımcı sıvı yakıt kullanmak gerekiyor. Kömür yanma odasına kışın buz yazın çamur olarak giriyor. Ön ısıtma ile yerli kömür içindeki suyun azaltılması lazım. Torba filtreler yetmiyor ESP (elektro statik presipitatör toz tutucular) ekleniyor. Afşin-B benzeri “indirect firing pulverized coal combustion” ön ısıtmalı dolaylı pülverize kömür yakma tasarımı bizim yerli linyit kömürleri için daha uyumlu görünüyor.
Yeni kombine çevrim santralleri devreye girdi. Ancak herhangi bir sebepten Rus gazı bir şekilde kesilirse ne olur? Ciddi bir gaz tedarik riskimiz var. TürkAkımı devreye girdi, bize ne miktar verilecek belli değil.
Afşin Elbistan-A işletmesi el değiştirdi. Yeni grup 4x344 MWe rehabilitasyonu ve yeni 2x344Mwe üniteler için mühendislik çalışmasına başladı. Böyle büyük projeler için büyük finans paketi ve tecrübeli kadro istihdamı gerek.
Afşin Elbistan A santrali çevre ekipmanları tam olmadan çalışıyor, FGD yok ESP yetersiz, maliyet çok fazla, kapasite mekanizması sayesinde fiyat piyasa uyumlu gidiyor. En son muafiyet beklentisi yüzünden çevre yatırımları ertelendi, sonunda santral hepten mühürlendi, kapatıldı.
Afşin-A santralini yeniden onarmak beyhude görülüyor, sökülüp hurda olarak satılması, yeni tasarımla yeniden yapılması daha uygun olur, düşüncesindeyiz.
***
Afşin Elbistan-B santralinin arızalı üniteleri onarıldı devreye girdi. Çalışan ünitelerin emre-amadeliği henüz tam istenen seviyede değil. Çöllolar sahası, heyelan dolayisiyle hala kapalı. Kışlaköy kömür sahasından, çoğu kamyon taşımasıyla gelen yerli açık ocak kömür bu sistemi daha ne kadar götürecek? Afşin Elbistan'daki diğer yeni termik santral yatırımları için istekli pek kalmadı, ortada ciddi yatırımcı yok. Finansman gurupları beklemede, yeni yatırımlar için aceleleri yok. Değeri çok düşmüş eski tesisleri satın almak için durum değerlendiriyorlar.
İthal kömür santral yatırım projelerinde başlananlar bitecek, ancak siyasi irade cari açığı artıran ve olumsuz etkileyen ithal kömür kullanımına net tavır koydu. Bundan sonra ithal kömür yatırımı tavsiye edilmiyor. İthal kömürün uluslararası spot piyasada (Güney Afrika, Kolombia, Avustralya) metrik ton başına 90-100 ABD $ fiyatı (yaklaşık 3.00 ABD dolar / MMBTU) zaten çok pahalı.
Güneydoğu'da yeni enerji yatırımları yok. Bölge enerji - elektrik emiyor, kullanıyor, fakat insanlarımız fatura parasını ödemiyor. Kayıp kaçak çok. Güvenlik için daha çok para harcamak yerine sorunları diyalog ile çözme imkanlarını araştırsak daha akılcı olacak, deriz.
YEKDEM uygulaması ile yenilenebilir enerji piyasasına belli öğretiler geldi. Şirketler ne yapacaklarını iyi öğrendiler, hidro, güneş, rüzgar yatırımları yoluna girdi. Birim elektrik üretim maliyetleri azalmaya başladı. Bunlar en sevindirici haberler, yerli imalat imkanları da artıyor. Güneş ihtisas bölgelerinin faaliyete geçmesi ile üç haneli GES kurulu güçlerine ulaşılabilir. Her biri 1000 MWe kapasiteli RES ve YEKA GES3 yatırımlarının devamını bekliyoruz.
Nükleer için "Sinop Japon projesi iptal edildi", haberleri çıktı, sonra yalanlandı. Akkuyu için yerinde inşaat çalışması devam ediyor. Finansman sorunları var. Nükleer enerjide satınalma garantili uzun dönemli yüksek fiyat ciddi endişeler veriyor.
Nükleer yerli yakıt imkanı nedir, birden fazla ülkeden yakıt import imkanı bulundu mu? Kullanılmış yakıt nereye, ne maliyetle gidecek? Cevaplar yoksa, nükleer işinden vaz geçme imkanı nedir? Vazgeçmenin maliyeti nedir? İleriye dönük üretim ve tüketim tahminleri için en az maliyetli modeller ne zaman yapılacak?
COP25 Madrid 2019 toplantılarında kömür ve fosil yakıtlar karşıtı ciddi yaptırımlar gündemde, COP26 Glasgow 2020 toplantılarında durum daha belirginleşecek. Çevre ekipmanlarına, temiz kömür teknolojilerine daha fazla yatırım gerekecek. Yakın gelecekte tüm dünyada kömürden tamamen kaçış, fosil yakıtlı santral yatırımlarında tümden finansman kesilmesi söz konusu olacak. Enerji stratejilerinin kritik hedefi ekonomik büyüme olurken, verimliliği artırmak, talep artışını azaltmak veya sabit tutmak gerek.
Siz her zaman iş insanlarımızın aklı selimine güvenin. Onları yakından izleyin, yaptıklarına bakın. Büyük iç piyasa gücüne inanın.
Ekonomistlerin "kırılganlık" uyarılarına ihtiyatlı yaklaşın. Borçlanmayın, nakitte kalın, artan paranız varsa borçlandığınız para biriminden tasarruf edin, masraflarınızı azaltın, mevcut işletmenizi yürütün. Reklam, mühendislik, fizibilite çalışmalarınıza devam edin. Zor günler gelir geçer, merak etmeyin. Yeni yılınız kutlu olsun.