Enerji Günlüğü - Elektrik Mühendisleri Odası basın açıklamasında enerjiden daha fazla tasarruf edemeyen hane halkının ısınma masrafından kurtulmak için kışı üşüyerek geçirdiğini bildirdi.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) 47. Dönem Yönetim Kurulu imzasıyla yayımlanan açıklamada enerjiye erişim hakkının temel insan haklarından biri olduğu vurgulandı.
“HALK EKONOMİK KRİZDE KIŞI ÜŞÜYEREK GEÇİRİYOR”
Enerji Verimliliği Haftası’nın, enerji yönetimindeki verimsizliğin yol açtığı zam gölgesi altında karşılandığı kaydedilen açıklama, enerji verimliliğinin ve tasarrufun piyasalaştırma uygulamalarıyla sağlanamayacağını belirtti ve şöyle devam etti, “Enerji tasarrufu; 2 ampulden birini söndürerek yapılan kısıntı ya da programlı olarak yapılan kesinti değil, gereksinimler ve konfor şartları içerisinde, fazladan ve gereksiz tüketilen enerjinin tasarruf edilmesi anlamını taşımaktadır. Bakanlığın “Aklınla Verimli Yaşa” şeklindeki kampanya sloganının aksine halkımız aklını verimliliğe değil, nereden kısıntı yapabileceğine yormaktadır. Bunun somut örnekleri; 2001, 2008 ve 2018 gibi ekonomik krizin derinleştiği yıllarda Türkiye’nin sera gazı envanteri incelendiğinde binalarla ilgili kısımlarda gaz ve kömür kaynaklı emisyonların azalması ile açıklanabilir. Bu azalmanın temel nedeni ekonomik krizin derinleştiği dönemlerde hane halkının ithal kömür ve doğalgaz kullanımından kaçınarak kış aylarını daha çok üşüyerek geçirmesi ile açıklanabilir”.
“2022 KIŞI DA PAHALILIĞIN GÖLGESİNDE GEÇECEK”
2022 kış koşullarının da benzerlikler taşıdığını anlatan açıklama, “Enerji zamlarından sonra halkımızın 2022 kışını da daha çok üşüyerek geçireceği görülmektedir. Halkımızın enerji tasarrufunu düşünmek yerine hayatta kalabilmek için enerji yoksulluğu ile baş etmeye çalıştığı gerçeği bütün çıplaklığı ile ortadadır. Hal böyleyken Avrupa Birliği fonları ile finanse edilen göstermelik projelerle halkımıza “akıllı ol” mesajları ile verimlilik ve tasarruf öyküleri anlatmak olsa olsa halkımızla alay etmektir” sözleriyle sürdü.
“ZAMLAR TASARFUFLA BAŞEDİLECEK GİBİ DEĞİL”
Elektrik hizmeti sunumunda yaratılan plansızlık ve verimsizliğin yol açtığı yüksek maliyetleri vatandaşın yüklenmek zorunda kaldığı kaydedilen basın açıklaması şu ifadelerle devam etti, “Binalarda yapılacak elektrik tasarrufu ile yüzde 20-40 daha az enerji tüketimi mümkün olabilecekken, Ocak 2022’de konutlar için birim elektrik fiyatlarına yüzde 50 ile yüzde 125 arasında değişen oranlarda zam yapılmıştır. Yani yurttaşların yapacakları tasarrufla, piyasacı enerji yönetiminin yol açtığı zamlardan kurtulmasına imkan yoktur. Elektrik enerjisi üretiminde, ithal ve fosil kaynakların ağırlıklı olarak kullanıldığı üretim yapısı içinde elektrik dağıtım şebekelerinde ortaya çıkan kayıpların beklenen seviyeye indirilememiş olduğu göz önüne alındığında verimlilikten söz etmek mümkün değildir”.
NE YAPMALI?
EMO’nın açıklamasında enerji verimliliği uygulamalarının etkinleştirilmesi ve enerji tasarrufu sağlanması için yapılması gerekenler ise şöyle sıralandı:
- Elektrik üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynaklara öncelik verilmeli; rüzgar ve güneş enerjisi potansiyelinden azami ölçüde yararlanılmasına yönelik uygulamalar yaygınlaştırılmalıdır.
- Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması; daha az fosil yakıt kullanımı, daha düşük karbon izi ve daha az sera gazı emisyonu demektir. Yenilenebilir Enerji Stratejisi ve Faaliyet Planı katılımcı bir model eşliğinde hazırlanmalı ve Faaliyet Planı ile buna uygun bütünsel, genel bir çerçeve yasası oluşturulmalıdır.
- Elektrik üretiminde ithal kaynak kullanımı asgari seviyeye indirilmeli, serbestleştirme ve özelleştirme politikalarından vazgeçilmelidir.
- Kaynaklar, kamusal çıkarlar gözetilerek değerlendirilmeli, serbestleştirme ve özelleştirmelerden vazgeçilmelidir.
- Kamusal planlama, kamusal üretim ve denetim öncelikli enerji politikası olarak ele alınmalıdır.
- Enerji verimliliği üzerine tüm stratejik hedefler, halkın çıkarlarını esas alan ekonometrik analizlerle yeniden tanımlanmalıdır.
- Sektörle ilgili tüm strateji ve eylem planları için ortak izleme ve değerlendirme mekanizması geliştirilmeli ve yaptırım uygulanmalıdır.
- Enerji verimliliği dönüşümü konusu “Paris Anlaşması yükümlülükleri, temiz-eko üretim, kentsel dönüşüm ve yenilenebilir enerji” mevzuatı ile de koordine edilmeli, birlikte planlanmalı ve uygulanmalıdır.
- Uygulanmakta olan “Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı 2017-2023” hedefleri tekrar revize edilmeli ve öne çekilmeli, henüz uygulanmayan kısımları devreye sokulmalıdır.
- Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulu’nun (EVKK) içine ilgili meslek odaları, sektör dernekleri ve kuruluşları da alınarak daha etkin bir yapılanma oluşturulmalıdır.
Açıklama verimlilik ve tasarrufun piyasalaştırma ve pahalı enerji uygulamalarıyla sağlanmasına yönelik politikalardan vazgeçilmesi; enerji verimliliği ve tasarrufu konusunun kamu hizmeti anlayışı ile ele alınması ve kamu yararı çerçevesinde toplumsal bilincin yükseltilmesi talepleriyle tamamlandı.