Sabiha KÖTEK
İçinde yaşadığımız dönemde EXİT sözcüğünü çok sık duyar olduk. Herkes, herşey bir yerlerden çıkmaya, kaçmaya çalışıyor. İnsanlar savaş ve istikrarsızlığın yaşandığı ülkelerinden çıkmaya, büyük petrol şirketleri yatırım alanlarından çıkmaya, bazı ülke ve kurumlar kendilerine yükümlülükler yükleyen uluslararası anlaşmalardan veya birliklerden çıkmaya çalışıyor.
Exit listesini sıralamaya kalksak sayfalar yetmez ama ben bugün bu 'exit'lerin sadece bir tanesi ile ilgili kaygılarımı paylaşmak istiyorum: CLEXİT.
Clexit, her geçen gün daha fazla hissettiğimiz iklim değişikliği ile mücadele için oluşturulan ve geçen yıl Kasım ayında yürürlüğe giren Paris Anlaşması'ndan çıkma anlamına geliyor. uluslararası anlamda hukuki bağlayıcılığa sahip anlaşmayı imzalayan ve parlamentolarında onaylayan ülkeler, sera gazı salımını azaltma ve küresel sıcaklık artışının 2 derecenin altında tutulması konusunda planlarını uygulamak zorundalar. Bu nedenle atmosferi en çok kirletenlerden çatlak sesler gelmeye başladı.
Hatta, İngiltere'nin AB'den çıkma kararından (Brexit) güç alan 16 ülkeden 60 bilim, iş dünyası ve ekonomi lideri, geçen yılın ortalarında “CLEXIT” (CLimate Exit) adıyla uluslararası yeni bir organizasyon bile kurdu.
Paris İklim Anlaşması karşıtları yeni ABD Başkanı Donald Trump ile Clexit'i artık daha fazla gündeme taşıyorlar. Yeni Başkan Donald Trump seçim kampanyasında Paris İklim Anlaşması'ndan çekilme sözünü sık sık tekrarlamıştı. Şimdi de Çin ile birlikte küresel karbon salımının yüzde 40'ndan sorumlu olmasına rağmen, dünyanın çevre felaketinin kıyısından dönme çabalarına kayıtsız kalarak, baltalamaya hazırlanıyor.
2025 itibariyle atmosfere sera gazı salımını 2005 seviyesine göre yüzde 28’lik bir azaltım taahhüt eden ABD mızıklanıyor. Ben batan geminin kaptan köşkündeyim bana birşey olmaz diyor.
Ama burada daha da ilginç olan bir diğer durum var: Trump'ın bu sözünü yerine getirmesine engel olan iki isim. Trump yönetiminde yer alması büyük bir ilgi ve tepkiye neden olan Eski ExxonMobil CEO'su Rex Tillerson'ın Trump'ı bu fikrinden caydırabilecek kişi olarak görülmesi. Tillerson, iklim değişikliği anlaşmasından çekilmenin ABD'ye önemli oranda nüfuz kaybettireceğini düşünüyor. Bu konuda umut bağlanan diğer isim ise Trump'ın kızı İvanka.
Hayat sürprizlere gebe... Bir zamanların petrol baronu ile ABDli milyarderin kızının dünya iklim değişikliği mücadelesinde kritik bir role sahip olacağı kimin aklına gelirdi?