Enerji Günlüğü - MB Holding, 34 MWe (Megavat) kurulu güçte hizmet verecek 3. jeotermal enerji santrali Dora-3’ü Aydın’da devreye aldı.
İnşaat, tekstil, enerji, hazır beton, perlit ve seracılık alanlarında faaliyet gösteren, Türkiye'nin ilk özel jeotermal enerji santralini kuran MB Holding-Menderes Geothermal Elektrik Üretim A.Ş.tarafından yapılan Dora-3 Jeotermal Elektrik Santrali açılış töreni, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Aydın, Gaziantep, Denizli protokolünün katılımları ve MB Holding Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Balat’ın ev sahipliğinde 21 Haziran Cumartesi Günü Aydın’da gerçekleştirildi.
Törende konuşma yapan MB Holding Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Balat, enerji konusunda birçok ilke imza atarak, teknoloji ve yeniliklere önderlik etmiş ve Türkiye'nin ilk özel jeotermal enerji santralini kurmuş olmaktan dolayı önemli bir görevi üstlendiklerini, Türkiye’de jeotermal enerji kaynaklarının gelişimi için öncü rol oynadıklarını belirterek, Menderes Geothermal Elektrik Üretim A.Ş.’nin ekonomik gelişime paralel artmakta olan elektrik enerjisi talebini; alternatif, çevre dostu, yenilenebilir ve sürdürülebilir kaynaklarla karşılamakta olduğunu söyledi.
Balat, ‘’Aydın’da yaptırılan Türkiye’nin ilk jeotermal elektrik santrali olan 8,5 megavat kurulu gücündeki DORA-1’in ve 11,5 megavat kurulu gücündeki DORA-2 santralinin ardından bugün 34 megavat gücünde DORA-3’ü açıyoruz. MB Holding olarak, jeotermal alanında yaptığımız yatırımların toplumsal anlamda birçok getirisinin olacağını düşünüyoruz. Santral yatırımlarıyla jeotermal saha potansiyelini değerlendirmenin yanında Türkiye ve özellikle bölge ekonomisine dinamizm kazandırdık, yerli ve temiz enerji kaynağı olan jeotermal enerjiyi gün yüzüne çıkardık. Çevre dostu enerji kaynağı olan jeotermal enerjiyi ekonomiye kazandırarak emsal karbon yakıtlarından enerji üretimine kıyasla karbondioksit emisyonunu azalttığımız gibi petrol için harcanan döviz girdilerinin de azalmasına katkıda bulunduk. Rakamlarla ifade etmek gerekirse; DORA-1 projesinde yılda 32.000 ton, DORA-2 projesinde 45.000 ton, DORA-3 projesinde ise 110.000 ton karbondioksit emisyon azaltımı sağlanmaktadır. DORA-4 projesinin işletmeye girmesi ile Aydın
Sanayisinin ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisi tüketiminin tamamı DORA tesislerinden sağlanmış olacaktır. DORA tesislerinden üretilen elektrik enerjisi vasıtasıyla yılda yaklaşık 35.000.000.-USD mertebesinde doğalgaz ve/veya petrol ürünü karşılığı döviz harcanmamış olacaktır” dedi.
Türkiye’nin jeotermal enerjide üretim kapasitesi olarak Avrupa birincisi, dünya yedincisi olduğunu anımsatan Balat, küresel ısınma ve fosil yakıtlarla Türkiye’nin geleceğini etkileyen çevre faktörünün jeotermal gibi yenilenebilir temiz enerji ile azaltılmasının önemini vurguladı. Balat, Aydın’da 54 MWe jeotermal enerji güçlerini yeni yatırımla daha da arttıracaklarını ve 2015 yılı sonunda devreye alınması planlanan Dora-4 enerji santrali ile Menderes Geothermal A.Ş.’nin toplam enerji üretim kapasitesinin 71 MW’a kadar çıkacağını, şirket bünyesindeki jeotermal tesislerden 2015 yılı sonu itibarı ile yılda 700 milyon kw/saat elektrik enerjisi üretileceğini sözlerine ekledi.
Menderes Geothermal Elektrik Üretim A.Ş.’nin hedefi Dora-4 ve Dora-5 projeleri ile jeotermal yatırımlarını büyüterek Türkiye’nin doğal enerji kaynaklarından maksimum faydayı sağlayabilmek istediklerini belirten Balat, şöyle konuştu: “Bilindiği üzere Jeotermal enerji yerli, temiz, yenilenebilir ve sürdürülebilir bir enerji kaynağıdır. Yerli kaynaklarımızı daha fazla değerlendirmemiz lazım. Bu manada her bir megavata yerli kaynak olarak değer veriyoruz. Kullanımı rahat, güvenilir ve çevre dostu olan bu kaynak sayesinde santrallerimiz, yılda doğalgaza harcanması gereken (32 Milyon USD) dövizi ülkemize kazandırmaktadır. Şu anda Türkiye’de toplam jeotermal santral kurulu gücü 241,7 MWe’a ulaşmıştır. Bu miktar 2015’te Türkiye toplamında 500 MWe, 2020’de ise 1000 MWe’a kadar çıkacaktır. Bu yatırımlar ülkemiz için çok önemli tesislerdir.“
Dora-3 santralinin ardından jeotermal saha üzerinde enerji yatırımlarına devam edecek olan MB Holding jeotermalin entegre yatırımları konusunda da yatırım çalışmalarını sürdürecek. Aydın bölgesinde hali hazırda bulunan 41.000 m2 alana yayılı jeotermal ısıtmalı modern cam sera yatırımı,MB Holding’in entegre yatırımlarından hayata geçmiş olan ilk proje. Bu projenin geliştirilmesi ve büyütülmesi; seralara ek olarak ise termal sağlık turizm alanında da yatırımların 2015 yılı ikinci yarısında başlatılması planlanmakta. Balat; “Türkiye’nin en büyük projelerinden biri olan termal projemizi uzman bir kadro ile ilerletiyoruz. Jeotermal su dikkatle ve bilinçli bir şekilde kullanılması gereken, aynı anda bir fazla alanda yarar sağlayacak bulunmaz bir nimet. Ancak bu nimetin kullanılmasında “sürdürülebilirlik” ilkesi tam sadakat esas. Bu alanda yatırım yapan herkes kaynağı en verimli ve en doğru biçimde kullanmaya özen göstermeli, Türkiye’nin enerji arz güvenliğine hizmet eden jeotermal kaynaklar titizlikle kullanılmalı.
Herkesin bu nimetten faydalanması, bölge ve ülke ekonomisine en etkili biçimde katma değer sağlamak için elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz” diyerek sözlerini bitirdi.