Enerji Günlüğü - Enerji Bakanı Fatih Dönmez, YEK-G’nin ilerde AB’nin karbon vergisi yükümlülükleri ve sınırda karbon vergisine karşılık kullanılabileceğini ve şirketlere yeni bir ihracat kapısı olacağını söyledi.
EPİAŞ YEK-G Piyasası Açılış Töreni’nde değerlendirmelerde bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, yeşil sertifika piyasası YEK-G’nin şirketler için yeni bir ihracat kapısı olacağını ifade etti. Organize YEK-G Piyasasını yenilenebilir kaynak bazında bugün açtıklarını belirten Dönmez, YEK-G sisteminin yüzde yüz yerli imkanlarla, blokzincir teknolojisi kullanılarak oluşturulduğunu ifade etti. Üretilen her bir MW elektrik üretimine karşılık özel bir kod tanımlanacağını belirten Dönmez, böylece sistem veri doğruluğu ve takibinin sağlanacağını kaydetti.
Pek çok insanın elektriğin bir borsasının olmasını uzun süre yadırgadığını kaydeden Dönmez, YEK-G’nin çevre hassasiyetlerinin arttığı bir ortamda sürdürülebilir bir gelecek vizyonunun ürünü olarak ortaya çıktığını ifade etti. AB’nin yayınladığı Yeşil Mutabakat’a da dikkat çeken Dönmez, “İlerleyen dönemde YEK-G, AB’nin karbon vergisi yükümlülükleri ve sınırda karbon vergisine karşılık kullanılabilecek. Kaynak ifşası ve bunun belgelendirilmesiyle yenilenebilir enerji üreticilerimiz için yeni bir ihracat kapısı olacak. YEK-G şirketlerimiz için yeni bir kar kapısı olurken, bizim için de enerjide merkez ülke Türkiye hedefimize yönelik önemli bir adım daha olacak. Türkiye’nin yurtdışına açılan yeni gümrük kapılarından biri de adeta YEK-G olacak” ifadesini kullandı.
YEK-G İTİBAR YÖNETİMİNDE DE ÖNEMLİ BİR ENSTRÜMAN
Dönmez, bunun için Enerji Bakanlığı, EPDK, EPİAŞ ve Çevre Bakanlığı’nın başını çektiği bir çalışma grubunun görüşmeleri sürdürdüğünü ifade ederek, “Firmalarımızın karbon salımları kayıt altına alınıyor, raporlanıyor ve doğrulanıyor. Bundan sonraki süreç piyasanın kurulması ve mekanizmanın işletilmesi olacak. Hazırlık sürecini bizler de takip ediyoruz. Yenilenebilir enerji kullanımının belgelenmesiyle şirketlerimiz yurtiçi ve yurtdışındaki muadillerine göre rekabet açısından daha güçlü bir konuma gelecek. Sosyal sorumluluk, çevre bilinci ve karbon ayak izinin azaltılmasına yönelik atılan bu adım, şirketlerimizin marka değerlerine de olumlu katkılar sunacak, itibar yönetiminde de önemli bir enstrüman olacak” dedi.
“ARTIK SIRA PİYASALARA GELDİ”
“Kaynak bizimse teknoloji de bizim olmalı” diyen Dönmez, YEKA’larla birlikte Türkiye’de tekno yenilenebilir enerji dönemini de başlattıklarını kaydetti. Kaynak ve teknolojinin tamam olduğunu ve şimdi de sıranın piyasalara geldiğini kaydeden Dönmez, geçen yıl YETA adlı yeşil tarife uygulamasının başlatıldığını hatırlattı. Dönmez, “Bugün yenilenebilir enerji teşviki ve geliştirilmesi adına YEK-G ile önemli bir adım daha atıyoruz. YEK-G uygulamamız gönüllülük esasına dayanacak, üreticilerimize ve tüketicilerimize kullandıkları elektriğin kaynağını seçme alternatifi sunuyoruz. Böylece yeşil enerji kullanımının bilinçli bir seçenek hale gelmesini sağlayacağız… Özetle tüketiciler artık satın aldığı elektriğin kaynağını bilecek. Bunu bir sertifikayla ispat edecekler” dedi.
YEK-G’YE 127 SANTRAL DAHİL OLDU
Bugün itibariyle 100 piyasa katılımcısının YEK-G sistemine kayıt yaptırdığını ve üreticilere ait 127 adet yenilenebilir enerji santralinin YEK-G Sistemi’ne dahil olduğu bilgisini de paylaşan Dönmez, bunların 53’ünün üretim, 47’sinin tedarik lisansına sahip şirketler olduğunu söyledi. Dönmez, YEK-G’de devreye alındığı üç haftalık süreçte 5,2 TWh’lik YEK-G belgesinin ihraç edildiğini de sözlerine ekledi.
Sabiha KÖTEK - Enerji Günlüğü
