Enerji Günlüğü - SHURA Enerji Dönüşüm Merkezi, dijitalleşme ile elektrik sektöründe üretim, dağıtım ve tüketim alışkanlıklarının değişeceğini açıkladı.
SHURA Enerji Dönüşüm Merkezi, ‘Türkiye'de Enerji Sektörünün Dijitalleşmesi Kapsamında İş Modellerinin, Teknolojilerin ve Gerekli Mevzuat Altyapısının Değerlendirilmesi’ raporunu açıkladı.
Enerji dönüşümünde dijitalleşme ve yeni iş modellerinin incelediği rapora göre, enerji sisteminin dönüşümü ve temiz enerjiye geçiş, sektörde yaşanan dijital devrime paralel olarak gerçekleşiyor. Çalışmada dijitalleşmeyle birlikte elektrik sektöründe üretim, dağıtım ve tüketim alışkanlıkları değişeceği vurgulanıyor.
ORTAK AMAÇ ENERJİ DÖNÜŞÜMÜNE SAĞLIKLI GEÇİŞ
Raporda, dijital teknolojileri kullanan iş modelleri farklı amaçlara ve hedef müşterilere odaklansalar da, ortak amaçlarının dönüşen enerji sektörüne sağlıklı geçişi sağlamak olduğu vurgulanıyor. Yeni iş modellerinin enerji sektörüne entegrasyonunun, son tüketicilere sağlanan yenilikçi enerji çözümlerinin yanı sıra dengeli bir elektrik şebekesinin sağlanmasına hizmet edeceği belirtiliyor.
FIRSATLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ İÇİN STRATEJİLER GELİŞTİRİLMELİ
Rapora göre, dijital iş modelleri, enerji dönüşümüyle gelen yeni ihtiyaçları yönetmek için çözümler getirecek. Enerji dönüşümünde dijital teknolojilerin sektöre yeni fırsatlar getirdiği ortaya konulan Çalışmada, bunun gerçekleşmesi için Türkiye’nin, mevzuat, sosyo-kültürel koşullar, finans, teknolojik altyapı, şebeke planlaması ve altyapısı, kentsel gelişim konularında stratejiler geliştirmesi gerektiği belirtiliyor.
Raporda Türkiye’nin mevcut durumu ile ilgili şu ifadelere yer verildi: “Türkiye'de özellikle 2016 yılından bu yana yüksek etki potansiyeline sahip dijital teknolojilerin benimsenmesi hızlanmış olsa da, bu teknolojilerin olgunluk seviyesi henüz istenilen seviyelerde değil. Alınacak mesafe, teknoloji önceliklendirme çalışmaları ile dijitalleşme teknolojilerinin kullanımının teşvik edilmesine ve Türkiye'de enerji ile ilgili veri analitiği projelerinin desteklenmesine bağlı.”
SEKTÖRDE KULLANILABİLECEK ANA DİJİTAL TEKNOLOJİLER
Enerji sektörünün dijital dönüşümünde nesnelerin interneti, yapay zeka, makine öğrenimi, büyük veri ve blok zincir başta olmak üzere robotik süreç otomasyonu, artırılmış gerçeklik gibi dijital teknolojiler sektörde yaygın kullanımlarıyla öne çıkıyor.
ENERJİDE YENİLİKÇİ YEDİ İŞ MODELİ
Daha bütünleşik, dijitalleştirilmiş, merkezi olmayan ve tüketici odaklı bir enerji sistemi, enerji kaynaklarının, elektrik tüketiminin, elektrik şebekesinin, verilerin ve enerji piyasalarının eş zamanlı olarak yönetilmesini gerektiriyor.
Bu amaçla, enerji sektöründeki ihtiyaçlar, altı ana başlık altında toplanıyor: Dağıtık enerji kaynaklarının yönetimi, elektrifikasyonun yönetilme ihtiyacı, şebeke altyapısı üzerindeki etkiler, artan enerji tüketimi, değişen tüketici beklentileri ve daha iyi veri yönetimi ihtiyacı. Olası ihtiyaçların giderilmesi için önerilen yenilikçi iş modelleri ise yapılanma, ürün ve deneyim açısından gereksinimlere bağlı olarak yedi kategoriye ayrılıyor:
- Arz toplayıcılar/ sanal enerji santralleri; farklı enerji kaynaklarını birleştiriyor ve merkezi bilgi teknolojileri sistemi kullanarak dağıtık enerji kaynakları operasyonlarını kontrol ederken, üretimlerini optimize ediyor.
- Talep toplayıcılar; artan enerji tüketimi ile puant saatlerde oluşan talebin zamana yayılmasıyla, şebeke işletmecilerine talep tarafı yönetim hizmetleri sağlıyor.
- Eş taraflar arası ticaret; blok zincir tabanlı bir platform mimarisi aracılığıyla, dağıtık enerji kaynaklarının faydalarını paylaşmak için tüketiciler ve üreticiler arasındaki doğrudan etkileşime dayanıyor.
- Hizmet olarak enerji sağlayıcıları (EaaS) modeli; müşterilere enerjiyle ilgili kapsamlı hizmetler sunuyor.
- Enerji hizmeti şirketi (ESCO); enerji verimliliği projelerinin uygulanmasını veya anahtar teslimi dağıtık enerji kaynakları kurulmasını içerebilecek enerji hizmetleri sunuyor.
- Kullandıkça öde (PAYG) modeli; genellikle, müşterilerin mobil ödeme teknolojileri ve cep telefonu kredileriyle ödediği, kiralanan veya satılan konut güneş enerjisi sistemini içeriyor.
- Ortak topluluk mülkiyeti (C-O) modeli; haneler, bireyler ve işletmeler dahil olmak üzere tüm piyasa aktörlerinin dağıtık enerji kaynakları, batarya sistemleri, bölgesel soğutma ve ısıtma sistemleri gibi enerjiyle ilgili tesislerin birleşmesini sağlıyor.