Kuzeyin soğuk ülkesi İsveç’ten herkese merhabalar. Bundan böyle Enerji Günlüğü sitesine çevre konularında yazılar yazacağım. Ancak yazılarım çevre sorunları üzerine değil, ağırlıklı olarak çevre sorunlarının nasıl çözülebileceği üzerine olacak.
Karar verme süreçlerindeki yeni yaklaşımlar, çözüm süreçlerinin planlanması ve uygulanmasıyla, katılımcılığın arttırılması için kullanılan yöntemler, bu köşede üzerinde en çok durmayı tercih edeceğimiz konular olacak. Bütün bu sayılan başlıkların etkin şekilde hayata geçirilebilmesi için dikkate alınması zorunlu iki önemli unsur ise kuşkusuz `çatışma yönetimi` ve `çevre iletisimi` olacak.
Tabii yeri geldikçe iklim değisikliği gibi, dünyayı tehdit eden konularla yerel ve bölgesel çevre problemleriyle mücadele süreçleri de bu köşede ele alınacak; bilim insanları, karar mekanizmalarindaki kilit şahsiyetler ve eylemleriyle fark yaratan kişilerle yapilacak röportajlar da, sizlere aktaracaklarımız arasında yer alacak.
***
Sürdürülebilir kalkınma için doğal kaynakların verimli kullanımı ve çevre sorunlarının çözülebilmesi için dünya genelinde yeni yeni uygulamaya konulan bir çok yöntem var. Devam eden bilimsel çalışmalar sayesinde de bunlara her gün yenileri ekleniyor. Çevre yönetimi son derece karmaşık ve çok bileşenli bir konu. Uluslararası düzeyde kararlar alınsa bile bunlarıh benimsetilmesi ayrı, uygulanması ayrı bir mücadele gerektiriyor. Kyoto protokolü bunun en açık örneği.
Böylesi bir ortam, son yıllarda dünyada çevre sorunları kadar, çevre sorunlarının nasıl çözülebileceği konusu üzerinde çalışmalar yapılmasını beraberinde getirdi. Üniversiteler, bilim insanları, ortaya atılan ve tartışılan teoriler, yapılan sayısız bilimsel araştırma, pilot uygulamalar ve devletler düzeyinde oluşturulan kuruluşlar, insan kaynaklı tehditlerle mücadelede bütüncül bir yaklaşım geliştirilebilmesi için çabalıyor. Ekolojik dengede meydana gelen değişikliklerin geri döndürülmesi ve dünyanın geleceğini tehdit eden çevre sorunlarının hemen çözülebilecek karakterde olmaması, çoğunlukla problemlerin sadece bir bölümüne yoğunlaşılması yaklaşımına teslim olunmasına neden oluyor.
Oysa dünyanın böylesi indirgemeci politikalara tahammülü tükenmiş durumda. Kapsamlı çözümlerin ivedilikle uygulamaya konulması gerekiyor. Çevre üzerine kafa yoranların önceliği son yıllarda, toplumların ortak paydalarının yeniden tanımlanması ve bu zeminler üzerinden bilinçli, kalıcı ve katılımcı çevre politikalarının devreye sokulabilmesi.
Bu noktada, politikacısından sanayicisine, çevrecisinden sokaktaki sıradan insanlarına kadar, toplumun her kesiminin algı farklılıklarının, süreçlerdeki tercihlerinin, ekonomik-sosyal-kültürel çesitliliğin ve daha bir çok faktörün, gerçekçi şekilde ele alınması önem taşıyor. Çevre kaynaklı çatışmaların çözümlenmesi yöntemleri de üzerinde durulan ve teoriler üretilen diğer önemli konu. Çatışma yönetimi ve çevre politikalarının hayata geçirilmesinde en büyük görevlerden birisini çevre iletişimi yöntemleri ve çevre iletişimcileri üstleniyor.
Başta ABD olmak üzere Avrupa Birliği ülkelerinde başlı başına uzmanlık alanı haline gelen çevre iletişiminin, doğal kaynakların yönetimi ve müzakereci katılımcılığın arttırılmasında daha etkin kullanılabilmesi için; çevre iletişimcileri, karar alıcılar ve diger çevre sorunları muhataplarını bir araya getiren konferanslar düzenleniyor.
Bunlardan birisi, 5-10 Haziran tarihleri arasında İsveç’in üniversite şehri Uppsala’da gerçekleştirilecek. "Çevre İletişimi: Katılımcılığın yeniden değerlendirilmesi; toplumsal ortak paydalar konusundaki müzakerelerde açılımlar ve sonlar" konulu toplantıya Uppsala Universitesi ile yasam bilimleri konusunda "İsveç’in en iyisi" unvanına sahip üniversitesi SLU’u ev sahipligi yapacak. Konferansa ilişkin ayrıntılar ve toplantı içeriklerini bu köşeden sizlerle de paylaşacağız.
Enerji Günlüğü sitesi, içerdigi konular, yazarları, paylaşıma sunulan tam zamanlı verileriyle, enerji sektörünü ve enerjiyle ilgisi olan herkesi tatmin edecek, oldukça kapsamlı hazırlanmış bir site. Termodinamigin üçüncü yasası entropi dikkate alındığında, dünyada kullanılan enerjinin yarattığı entropinin minimuma indirilmesi, çevre sorunlarının çözümlenmesi zorunluluğunun temelinde yatan gerçekliktir denilebilir. Enerji Günlüğü sitesinin, sürdürülebilirlik ve çevre konularına böylesi önem vermesini, sitenin samimi ve gerçekçi vizyonuna ilişkin önemli bir gösterge olarak degerlendiriyorum.
Sevgi ve içtenlikle...
e-Posta: [email protected]
YAZARLAR
Emine Karakitapoğlu
- Çevre sorunlarının çözümünde yeni dönem
Önceki ve Sonraki Yazılar