Enerji Günlüğü – Siemens A.Ş. Siemens Fosil Kaynaklı Enerji Üretimi Bölüm Direktörü Sinan Bubik, Türkiye'de gaz yatırımcısının iştahının kaçtığını söyledi.
Enerji Gazetecileri ve Medya Derneği (EGAD) üyesi bir grup gazeteci ve Alman mühendislik firması Siemens yetkilileri 24 Şubat Çarşamba günü Siemens’in Kartal’daki Genel Müdürlüğü’nde bir araya geldi. Toplantıda değerlendirmelerde bulunan Siemens Fosil Kaynaklı Enerji Üretimi Bölüm Direktörü Sinan Bubik, son yıllarda doğalgaz sektöründe bir durgunluk yaşandığını ve doğalgazın ithal ürün olması ve yüksek verimlikli santral ihtiyacı nedeniyle gaz yatırımcısının iştahının kaçmış durumda olduğunu söyledi.
2007den itibaren doğalgaz için yüksek verimli türbinlerimizle son on yıllık satışlarımızla lider konumda olduklarını belirten Bubik, "Verimlilik gaz santrallerinde son derece önemli. Önümüzde iki üç yıl gaz piyasasında önemli bir hareketlilik beklemiyoruz. Ama gazı Türkiye’de tamamen yok etmek mümkün değil. Gaz santralinin her zaman bir ağırlığının olacağını düşünüyoruz. Gaz fiyatlarının petrol fiyatlarındaki düşüşteki yansıma nedeniyle daha fizibıl olacağını düşünüyoruz." ifadesini kullandı.
"Enerji çeşitliliği arz güvenliği açısından olmazsa olmaz " diyen Bubik, doğalgaz piyasasında bir miktar daralma olabileceğini ama bunun değişebileceğini kaydetti.
KÖMÜR DOĞALGAZDAN BİR MİKTAR PAY ALACAK
Önümüzdeki döneme ilişkin öngörülerini de paylaşan Bubik, "Türkiye’de önümüzdeki dönem kömür santrallerinin modernizasyonu ve yeni yatırımlar ile atık potansiyeli görüyoruz." dedi.
Kömürde doğalgazdan daha fazla çeşitlilik yaratma şansı olduğunu kaydeden Bubik, kömürün doğalgazdan bir miktar pay alacağını düşündüklerini de sözlerine ekledi.
Fosil yakıtlarda ithal taş kömürü, yerli linyitin daha ön planda olacağını ve bunların paylarının yarı yarıya olacağını kaydeden Bubik, kömürde yılda 1000 MW gibi bir kapasite ilavesi öngördüklerini, her yıl iki büyük kömür santrali büyüklüğünde bir kapasitenin devreye alınacağını düşündüklerini ifade etti.
ATIKTAN ENERJİ ÜRETİMİ BÜYÜYECEK
Bir diğer büyük büyüme beklentisinin atık bertarafı ve atıktan enerji üretimi olduğunu belirten Bubik, "Önümüzdeki beş yıl içinde atıktan enerji üretiminin 200-300 MW aralığında olmasını öngörüyoruz. Bu da Güneşin şu ana kadarki kapasitesine eşit." dedi.
ŞEBEKE DENGESİNİ SAĞLAMAK ANA FAALİYETİMİZ
Öte yandan toplantıda değerlendirmelerde bulunan Enerji Yönetimi Bölüm Direktörü Oğuz Tezel, enerji üretimi kadar iletim konusunun da önemli olduğunu ve Siemens’teki ana faaliyetlerinin şebeke dengesini sağlamak olduğunu belirtti. Bunun da Türkiye'nin önündeki en büyük mücadele alanı olduğunu ancak bir o kadar da fırsat alanı olduğuna dikkat çekti.
Türkiye’de enerji iletim ve dağıtım yatırımı büyüklüğünü yıllık 1 milyon Euro olarak tahmin ettiklerini belirten Tezel, "Artık toplumun elektriksizliğe tahammülü yok. O nedenle akıllı altyapıya sahip olması lazım. İletimde de doğru yatırıma ihtiyacı var. " ifadesini kullandı.
HİZMET ELEMANLARINI SİEMENS KENDİSİ YETİŞTİRECEK
Enerji Üretimi Servisleri Bölüm Direktörü Levent Dinçer ise, hizmette emre amadelik ve verimliliğin önemine vurgu yaparak, "Gaz türbinlerini 24 saat uzaktan izliyoruz. 10 bin rüzgar türbini 7/24 izleniyor. Gelen arızaların yüzde 85'i anında uzaktan gideriliyor. Serviste yerli eleman çalıştırmaya özen gösteriyoruz. En önemli sorunumuz nitelikli eleman sıkıntısı. Bunun için çalışacağımız kişileri eğitme çalışmamız var . Bunu da 2-3 ay içinde açıklayacağız. Özellikle dil konusunda ve ara seviyede personel sıkıntısı yaşıyoruz. Bu konuda Anadolu'da bir okul ile çalışacağız. " açıklamasını yaptı.
Digitalizasyonun servise yansıması konusunda da önemli çözümleri olduğunu belirten Dinçer, serviste yerlileşme konusunun da oldukça önemli olduğunu ifade etti.
Sabiha KÖTEK