1. HABERLER

  2. ELEKTRİK

  3. Altunyaldız: Yenilenebilir enerji Türkiye’yi rahatlatır

Altunyaldız: Yenilenebilir enerji Türkiye’yi rahatlatır

Enerji Günlüğü - TBMM Enerji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmasına hizmet edecek en önemli unsurlardan...

Altunyaldız: Yenilenebilir enerji Türkiye’yi rahatlatır

Enerji Günlüğü - TBMM Enerji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmasına hizmet edecek en önemli unsurlardan birinin yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla devreye sokulması olduğunu söyledi. 

TBMM Enerji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, 'Yenilenebilir Enerji Sistemleri: Büyük Ölçekli Entegrasyonlardan Öğrenmek' adlı oturumda konuştu. Oturum moderatörü 'in soruduğu 'Yenilenebilir enerji sektörü Türkiye'de mevzuat olarak nasıl  destekleniyor?' sorusuna verdiği yanıtta şunları söyledi: 

“Son yıllarda yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimi yüzde 33’e ulaştı ve bu oran giderek artıyor. Giderek daha fazla güneş ve rüzgar yatırımı devreye giriyor. Bürokrasinin azaltılması, izin ve ruhsatların daha kolay alınması için çalışıyoruz. Neler öğrendik? Birincisi daha iyi planlama, yani üretim hattıyla iletim arasında şebekenin iyi yönetilmesi. İkincisi talebin iyi bir şekilde kontrol edilmesi. Üçüncüsü de iletimin başarılı şekilde sağlanması.” 

Ziya Altuyaldız, rüzgar türbinlerinin yüzde 90’ının üzerinde özel izleme cihazları bulunduğunu belirterek “Bunun amacı da planlanandan yüzde 5’ten daha az sapmayla elektrik üretmek. Aynı şey güneş panelleri için de yapılıyor” diye konuştu. 

TR’Yİ BAĞIMLILIKTAN YENİLENEBİLİR KURTARACAK

Enerji depolaması meselesine de değinen Altunyaldız, “Etkili bir depolama, yenilenebilir için kritik öneme sahip. Bunun sonucunda yenilenebilir enerji kaynakları, oyun değiştirecek hale gelecektir. Depolama teknolojileriyle ilgili son yıllarda çok önemli projeler yapılıyor. Enerji piyasalarında yeni araçlar geliştiriliyor. GİP, GÖP gibi şeyler geliştiriliyor. Türkiye enerji açısından dışa bağımlı ama yenilenebilir kaynakların artışı bu anlamda bize çok faydalı olacaktır” dedi. 

Altunyaldız, sistemin bütün ayaklarının işbirliği halinde çalışmasının şebeke istikrarı ve verimlilik için önem taşıdığını ifade ederek “İletim, dağıtım ve santral operatörleri bilgilerini birbirleriyle paylaşmalılar. Bir sorun çıktığında planlamalarını paylaşmalılar. Bölgesel planlama, ulusal kalkınma planları da dahil edilmeli. Ulusal şebekede etkinlik için bağlantıya ihtiyacımız var” dedi.  

ÜRÜN ÇEŞİTLENDİRMESİ ŞEBEKEYİ RAHATLATTI 

50Hertz Transmission CEO’su Boris Schuctz, 10-20 milyon kişinin enerji iletimini sağladıklarını belirterek şunları söyledi: 

“Geçmişte neler öğrendik yenilenebilirden? Dünyada özellikle Orta Avrupa’da bir altyapı ihtiyacı vardı, şebekelerin yenilenmesi gerekiyordu. Bu çok uzun sürebiliyor, farklı kurallara tabi olabiliyor. bir de metodların önceden öngörülebilmesi,verilerin iyi kullanılması ve sistem için gereken teknoloji önemli bir unsur. Bir diğeri de bir sistemi işletirken entegrasyonu merkezi sistem değil piyasa şekillendiriyor. Almanya’da büyük bir kurulum gerçekleştirildi, böylesi bir sistemi doğrudan piyasaya veremiyoruz. Yenilenebilirler de talep eğrisini gözetmek zorunda. Burada esas önemli olan konu ürünler. 15 dakikalık ürünler sorunlarla baş etmemizi sağladı. Yenilenebilirlerde daha fazla sistem sorumluluğu gerekiyor. Üretimdeki paylar bir negatif bir pozitif oluyor, rüzgarın esme hızına göre. Yenilenebilir, konvansiyonel elektrik santrallerinde de önemli bir yere sahip. Rüzgardan elektrik üretemediğinizde, depolama yapacağınız santraliniz kalmaz. Tedariğin güvenliği ve kesintilerin güvenliğini sağlamak çok önemli. Bizde 30 yıl önce bir elektrik kesintisi oldu. Bu güvenliği sağlamak çok önemli.” 

YEREL KURUMLARA DA ÇOK İŞ DÜŞÜYOR

Boris Schuctz kendisine yöneltilen bir soru üzerine, şu görüşleri de dile getirdi: 

“Küresel düşünüp yerel hareket etmek bizim sektör için çok önemli. Almanya’da kontrollü gücü düşürüp yenilenebilir enerjiden elektrik üretimini iki katına çıkardık. Çünkü büyük düşündük. Şimdi biz bunu Avrupa seviyesinde de yapmaya çalışıyoruz. Sistemi yerel olarak dengeleyebileceğinizi düşünmek çok delice bir düşünce. Burada ihtiyacımız olan şey büyük bir pazar ama diğer yandan harekete geçebilecek yerel kurumlara da ihtiyaç var.” 

GÜNEŞİN PAYI 2040’TA %26 OLACAK

First Solar Ticari Bölüm Şefi Georges Antoun ise yenilenebilir entegrasyonu nasıl sağlanacak sorusu üzerine yaptığı değerlendirmesine yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili olarak kesintili yerine değişken üretim kelimesini kullanmayı uygun gördüğünü vurgulayarak başladı. Bu özellikle de güneş için dile getirdinin altını çizen Antoun şöyle devam etti: 

“Bizimki daha dağınık bir üretim. Yenilenebilir ilerliyor. Peki neden? Şu anda maliyet açısından en rekabetçi, ucuz olduğu için  ilerliyor. Değişken üretimle nasıl başa çıkacağız? Genel olarak yenilenebilirlerden destek alabileceğiz, teknolojide inovasyon görüyoruz. First Solar gibi şirketler voltaj, frekans değişiklilikleri gibi çok önemli çalışmalar yapmakta. Önemli olan portföyde çeşitlilik sağlamak. Güneş enerjisi toplam olarak dünyada 2040 yılında yüzde 26 paya sahip olacak.”

ELEKTRİKSİZ COĞRAFLALARA PRATİK ÇÖZÜM

Antoun, izleyicilerden birinin elektriğe erişimi olmayan Afrika ülkelerinde yaşayanlar adına sorduğunu belirttiği “erişim konusunda ne yapılacak” sorusu üzerine şunları ifade etti: 

“First Solar Kenya’da etkin. Köylere elektrik götürdük. Küçük ölçekli teknolojilerle de buralarda küçük güneş enerjisi çözümleri geliştiriyoruz. Bunlar köyleri hakikaten geliştirdi. Bu sistemde aynı zamanda cihazlar da sağlanıyor. Bir işletmeye tek bir bilgisayar veriliyor ve tüm köyde bu bilgisayar kullanılıyor.”

DEPOLAMA ENİNDE SONUNDA ŞEBEKEYE BAĞLANACAK

Antoun, enerji saklama teknolojileriyle ilgili bir soru üzerine şunları da ilave etti: 

“Bu konuda, politika, ekonomi ve ölçek meselesinin hep beraber ele alınması gerekiyor. Depolama da bunun bir parçası. Güneşte 3 centin altını konuşuyoruz. Şimdi bazı küçük şirketler daha kontrollü ilerleyebilir ama biz büyük ölçeğe odaklanıyoruz. Depolamada çok büyük fırsatlar var. Ama önemli olan zamanlama. Bence eninde sonunda, piller geleneksel teknolojiden daha ucuz hale geldiğinde mevcut sisteme entegre olacak.”

YENİLENEBİLİRİN ANAHTARI MEVZUAT 

ENEL Green Power Avrupa ve Kuzey Afrika Bölge Başkanı Carlo Pinyoperi de “Yenilenebilir enerjide doğru bir mevzuata nasıl sahip olunabileceği sorusu üzerine şunları ifade etti: 

“Özellikle yatırımcı açısından önemli anahtar bir konu aslında. Avrupa yenilenebilirin beşiği haline geldi evet. Yenilenebilirde de en önemli şeylerden biri deneyim. Avrupa’da yatırımcıların itibarı da bu deneyim ve düzenlemelerle arttı. Bu tür bir yükselişi, sonucu hiç kimse tahmin edemiyordu. Avrupa dışında ise çok iddialı bir planla Avrupa’da işe giriştikten sonra Afrika ve ABD’de en son da Asya’ya geldik. 

Tüm bu çalışmalar, özellikle Avrupa’da sistemde yaşanan ihaleler, ihale yoluyla yapılan çalışmalar bize bizim bütün bu yatırımları ve tesisleri destekleyecek bir kaynağa sahip olmamızı sağladı. Teknoloji dışında dünyada sahip olduğumuz gerçeklik olarak, örneğin Brezilya’daki dağıtımcılara enerji göndermek çok zorlayıcıydı. Aslında baktığımızda mantıklı kurallar ama zor oldu. Brezilya Avrupalılara yönelik bir yenilenebilir enerji ihalesi açmayı istiyor. Hindistan aslında 1 gigawatt’ın sadece güneş enerjisi ile üretildiği ilginç bir ülke.” 

ENERJİ İLETİMİNDE ENTEGRASYON ÖNEMLİ 

ABB Group, Power Grids Küresel Başkanı Claudio Facchin ise teknolojinin geleceğini nasıl gördüklerine ilişkin soruya şu karşılığı verdi: 

“Teknoloji tedarikçileri olarak doğru inovasyonu ve teknoloji ile yenilenebilire geçişi desteklemek bizim görevimiz. Küresel olarak birbirine bağlı teknolojiler geliştirebiliriz ama çok uzun zaman gerekiyor. Almanya kesinlikle burada mikro anlamda yeni jenerasyon teknolojileri ortaya koyuyor ve öncülük ediyor. İletimde ise birbirine entegre olmak önemli. Birkaç üretim noktalarından ziyade dağıtımdaki karmaşıklığın yerel seviyede yönetilmesi gerekiyor. teknolojiler çok önemli ve dijital değişim temel bir değişimdir. dağıtım noktalarını birleştirmek, dağıtım karmaşıklığın yönetilmesi ve dijitalleşme çok önemli.” 

Sabiha KÖTEK - Enerji Günlüğü