Enerji Günlüğü - IC Energy (İçtaş) Direktörü Sertaç Akdemir, kömüre dayalı elektrik santrali yatırımlarının artması için çok daha iyi teşvik mekanizmaları oluşturulması gerektiğini söyledi.
24. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı'nda konuşan IC Energy (İçtaş) Direktörü Sertaç Akdemir, kömür santralleriyle ilgili çok daha iyi teşvik mekanizmalarının hayata geçmesi gerektiğini söyledi. Akdemir, “15 yılda doğalgaza yapılan yatırımlar maalesef kömürde yapılmadı” dedi.
EN BÜYÜK AÇIK MADEN İŞLETMECİSİYİZ
Yeniköy-Kemerköy santralini 2014 yılında 2.671 milyon dolara aldıklarını ifade eden Akdemir, şu anda Limak ile yarı yarıya ortak olduklarını belirtti. Akdemir, kamu hariç Türkiye’nin 20 milyon ton kömür üretimiyle en büyük açık maden işletmelerinin sahibi olduklarını ifade etti ve şöyle devam etti;
“Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye’de yapılmış yerli kömür santralleri şu anda 9 bin 700 MW civarında. Bunun üçte biri halen kamunun elinde, üçte ikisi özelleştirildi. Kamunun elinde Afşin ve Soma var yani 3 bin 150 MW kamuda. Bir realite var ki hepimiz iyi biliyoruz. Ülkemiz kömür açısından zengin değil. Dünya linyit üretiminin yaklaşık yüzde 6-7’si Türkiye’de ama kalorifik değere gidersek çok aşağılardayız. Almanya ise ilk sırada yer alıyor.”
FİNANSMAN KISMI ÇOK SIKINTILI
Hükümetin yerli ve yenilenebilir enerjide teşvik ve ısrarını çok doğru bulduklarının altını çizen Akdemir, “Çünkü enerjisinin yüzde 70’ini dışarıdan ithal eden bir ülke var. Biz bu ithalata 55 milyar dolar döviz ödüyoruz" dedi. "Bütün çaba kendi kömürümüzü çıkarıp enerjiye dönüştürebilmek ama maalesef çok zor" diyen Akdemir şöyle devam etti:
"Geçmişte 9 bin 700 MW’lık kömür santrali yatırım yapan ülkemiz son dönemde ise sadece 1000 MW’lık yatırım yapabilmiş. Peki neden? Biz neden kendi kömürümüzü çıkarıp enerjiye dönüştürme kabiliyetine sahip değiliz? Çünkü birincisi, ekipman tamamen yurtdışından alınıyor. Yatırımcı olarak bu işe girmek için çok büyük araştırma, çok detaylı incelemeler gerekiyor. Çünkü finansman kısmı sıkıntılı. Bankalara dövizle borçlanıyorsunuz. Minimum yüzde 70 kredi ile yapabiliyorsunuz. Zaten sektörde elektrik fiyatları belli. Beş altı yıl önce hesaplama yaparken elektrik fiyatlarını 10 cent üzerinden hesaplıyorduk. Şu anda 4-4,5 cent seviyelerinde. Hatta döviz son günlerde yeniden fırladı.”
KÖMÜR ÇOK DERİNDEYSE YATIRIM ZORLAŞIYOR
Son 5 yılda yapılan araştırmaların çok önemli olduğuna değinen Akdemir 16 milyar ton rezerv olduğunu ve bunların büyük kısmının maliyeti yüksek olan yer altı rezervleri olduğunu söyledi Akdemir konuşmasını şu şekilde sürdür;
“Çok küçük bir hesaplama yaptım. 16 milyar tonun kabaca yüzde 50-60’ını çıkarıp yatırıma dönüştürme durumumuz olsa bu yaklaşık 42 bin MW’lik kurulu güce karşılık geliyor. Bizim toplam kurulu gücümüz şu anda 86 bin MW civarında. Yerli kömür payı ise 9 bin 600 MW civarında. En büyük handikaplarımızdan biri, kömür kalitesi düştükçe, kalorifik değeri düşüyor, kül ve nem yüksek, hele bir de yeraltında derindeyse kömür yatırımı çok zorluyor. Ekipman teknolojileri de daha sofistike hale geliyor. Özellikle çevre uyum yasaları. 50 milyon Euro’luk yatırım yapıyoruz.”
ELEKTRİK FİYATLARININ NEREYE GİDECEĞİ BİLİNMİYOR
Elektrik fiyatlarının nereye gideceğinin bilinmediğini söyleyen Akdemir, “201.35 TL/MWh yeterli olmasa bile bizi ve bizim gibi yatırımcılar için özelleştirmelere milyar dolarlar seviyesinde rakamlar ödemiş firmalar için can suyu. Tabii bunun sürekliliğini sağlamak, ayakları yere bastırır. Madem yerli ve yenilenebilir politikamız var. O zaman çok daha iyi teşviklerle bu sürece dahil olmak gerekiyor. Türkiye’deki toplam kurulu güç içinde kömürün yeri 1984 yılında yüzde 38 bugün ise yüzde 11-12 civarında çünkü 86 bin MW’a geldik ama geçtiğimiz 15 yılda doğalgaza yapılan yatırımlar maalesef kömürde yaşanmadı. Yatırımcının haklı olduğu noktalar var. Kömür santrali kurmak çok zor. Finansmanla uğraşmanın yanında ağır bürokrasi, özellikle çevre ile ilgili büyük sorunlar var” dedi.
TEŞVİK MEKANİZMALARI GELİŞTİRİLSİN
Kömürdeki yatırımların sürekliliği için mevcut alım garantileri ve imtiyazların artırılması gerektiğine inandıklarının belirten Akdemir, “Eğer kendi enerjimizi üreteceksek, teşvik mekanizmaları getirilmesini istiyoruz. Yenilenebilir tarafında bunu çok iyi yapıyoruz. YEKA’lara biz de katıldık. İyi rekabet oldu. İnşallah yatırımları yapılabilir. Rüzgar ve güneşe son 15 yılda 15 bin MW yatırım yapıldı. Grup olarak çok ciddi renovasyon yatırımları yapıyoruz çünkü kendi santralimiz ve 25-27 yıl daha oradaki kömürü işleteceğiz” dedi. Akdemir konuşmasını şöyle sürdürdü; “Bugün hangi kreditörle oturursanız oturun, size sordukları ilk soru, kömür gerçekten var mı? Finansal kaliteniz nedir? Bence Bakan Bey’in dediği gibi yerli ve yenilenebilir yatırımların sürdürülebilirliği adına teşviklerin arkası gelecek. Bundan sonrası için daha gerçekçi reel teşvik politikalarıyla biz yerli kömür santralleriyle üretim yatırımları içinde olmayı istiyoruz. Finansman ve satın alınma garantileri yeterli değil. Dolar 2 TL iken çok ciddi anlamda borçlanıyorsunuz ama dolar 4 TL’ye çıkıyor. Borcunuz bir anda iki katına çıkıyor. Biz buna rağmen santralleri modernize etme yatırımlarından hiç vazgeçmedik. Daha ilk günden bu tesislerin özellikle çevre yatırımlarının yapılması gerektiğine inanıyoruz. 2030 yılı, emisyonlarla ilgili taahhütlerin son tarihi.”
Mehmet Kara - Enerji Günlüğü