1. HABERLER

  2. ELEKTRİK

  3. Ak: Elektrikte arz fazlasını yönetmemiz gerekiyor

Ak: Elektrikte arz fazlasını yönetmemiz gerekiyor

Zorlu Enerji Genel Müdürü Sinan Ak, Türkiye’nin elektrikte yenilenebilir ve kömür kaynaklarıyla ilgili hedefleri birbiriyle bağdaştırması gerektiğini söyledi.

Ak: Elektrikte arz fazlasını yönetmemiz gerekiyor

Enerji Günlüğü - Zorlu Enerji Genel Müdürü Sinan Ak, Türkiye’nin elektrikte arz fazlasını yönetmesi, yenilenebilir ve kömür konusundaki hedefleri de birbirleriyle bağdaşır hale getirmesi gerektiğini söyledi.

Zorlu Enerji Genel Müdürü Sinan Ak, Enerji Günlüğü ve DÜNYA Gazetesi tarafından düzenlenen Türkiye’de yerli kömür yatırımları konulu yuvarlak masası toplantısına katıldı. Sinan Ak, Enerji Günlüğü Genel Yayın Yönetmeni ve DÜNYA Gazetesi Yazarı Mehmet Kara’nın moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıda şu görüşleri dile getirdi:

“Geçtiğimiz 10 yılda yatırımcılar hem ülke ekonomisindeki büyüme tahminlerini dikkate alarak, hem de enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji gibi konulardaki gelişmeleri gözeterek Türkiye’nin kurulu gücünün iki katından fazla büyümesini sağladılar, sağlamaya da devam ediyorlar. Ancak beklenen talebin gerçekleşememesiyle arz fazlası oluşmuş durumda. Bugün işte sistemdeki bu arz fazlasını yönetmemiz gerekiyor. Keza önümüzdeki dönemdeki yatırımlara baktığımızda, mevcut enerji arz fazlalığı, gelecek beş yıl boyunca devam edecek.  Hali hazırda 9 bin MW’ye yakın baz yük santralleri önümüzdeki 2 yıl içinde devreye girecek.  Ayrıca bugün 8-10 bin MW’lık yenilenebilir enerji santrali devreye girecek. Bir başka deyişle 90 bin MW’ın üstünde bir kapasite devrede olacak.

Bugün 90 bin MW’ın üzerine ilave olarak yapılacak yatırımlar kararlarını şekilendirebilmek için yeterli vaktimizin olduğunu düşünüyorum. Dünyadaki trendleri inceleyerek rasyonel yatırım kararlarını alınabilemesinin mümkün olduğunu düşünüyorum. Özellikle güneş ve pil teknolojilerindeki gelişmelerin yakından takip edilmesini bu anlamda önemli buluyorum.

Bununla birlikte gelecek 10 yıllık süreçte, cari açığın en önemli kalemlerinden enerji açığının kapatılması için yenilenebilir, nükleer ve yerli kömür santrali yatırımları öne çıktı. Ancak düşük vasıflı, düşük kalorili yerli kömür yatırımlarının üretim maliyeti yüksek. Aynı zamanda linyit santrallerinin verimliliği de çok düşük.

Alternatif olarak ithal kömür santralleri her ne kadar günümüzde daha ucuza elektrik üretebiliyor olsa da, kömürün sadece tek ülkeden ithal edilmesi aynen bugün doğalgazın Rusya’dan ithal edilmesindekine benzer sorunlarla karşılaşmamıza yol açabilir. Dolayısıyla kömür ithalatında da, tek bir ülkeden ziyade, çeşitli kaynaklardan alım yaparak, kaynak çeşitliliğini sağlamak önemli. Aynı şekilde önümüzdeki dönemde dogal gazın ithalatında da çeşitlendirmeye giderek Doğu Akdeniz ve Kuzey Irak gazının Türkiye’ye getirilmesiyle hem doğal gaz üretim maliyetlerini düşürebilir, hem de doğal gaz arz güvenliğini arttırmış oluruz.

Her alanda portföy çeşitlendirmesine gitmenin önemli olduğunu düşünüyorum. Yenilenebilir enerji hedefleriyle kömür hedeflerini bağdaşır hale getirmenin gerekli olduğunu düşünüyorum. Sadece kömür yatırımlarına ağırlık vermeden, portföy yönetimi ile tüm kaynakları değerlendirmek enerji sektörünün geleceği açısından önemli.

Özetle bizim yaptığımız hesaplamalara göre 2022 yılına kadar ciddi bir arz sorunu yaşamayacağımızı düşünüyorum. Bu sebeple hem doğalgazda hem de kömürde ürün çeşitliliğine giderek üretim maliyetlerini düşürücü yönde çalışırken, diğer yandan da yenilenebilir enerji yatırımlarını ihtiyaca göre planlamamız gerekiyor.

2025’li yıllarda ihtiyacımız olacak baz yük santralleriyle ilgili planlamayı, Türkiye’nin önümüzdeki dönemlere ait büyüme projeksiyonlarına paralel yeniden şekillendirmemiz doğru olacaktır. Aksi halde aynen Avrupa’nın birçok ülkesinde olduğu gibi ülkemizi atıl yatırımlarla doldurmuş ve yeniden cari açık yaratmış oluruz.

Bugün özelleştirmeden yüksek bedelle satın alınmış olan yerli kömür santralleri, elektrik fiyatlarının çok düşmüş kalmasından dolayı kredilerini dahi ödeyemeyecek duruma gelmişlerdir.

Diğer bir önemli konu da doğal gaz santralleri. Her ne kadar en verimli santraller dogal gaz santralleri olsa Türkiye’deki dogalgaz fiyatının çeşitli nedenlerden dolayı dünya ortalamasının çok çok üstünde olması nedeniyle zarar etmektedir. Arz fazlalığının getirmiş olduğu bu sorunlar çok hızlı bir şekilde ele alınmalı ve belli bir düzenleme ile bu yatırımcıların daha fazla zarar görmesi önlenmeli.”

Yerli kömür: Teşviklesek de mi yaksak? Yoksa yerinde mi bıraksak?