Enerji Günlüğü - Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Münib Karakılıç, dağınık lisanssız yatırımları frenlemek için toplu yenilenebilir enerji alanları kurulmasının söz konusu olabileceğini söyledi.

Münib Karakılıç, ICSG 2015 Akıllı Şebekeler ve Akıllı Şehirler Konferansı’nda katıldığı bir oturumda, akıllı şebekelerin sadece dağıtım veya düşük gerilimle ilgili olmadığını belirtti. Ana iletim hatlarının yeniden yapılandırılmasının dahi düşünülmesi gerektiğini kaydeden Karakılıç şöyle dedi:

“Eğer enerji verimliliği ve yenilenebilir enerjide kaynakların gerektiği alanlara aktarılması için, yeniden iletim hatlarının akıllı şebekeler açısından değerlendirilmesi gerekiyor. Almanya örneğinde olduğu gibi, 40 GW güneş, 40 GW rüzgar, 12 GW biyogaz var. On milyonlarca aboneye iletimin sağlandığı bir şebeke çözümünden bahsediyoruz. Bunun enerji gündemine daha fazla girmesi gerektiğini düşünüyoruz.”

Türkiye’nin güneş enerjisi açısından şanslı bir bölgede olduğuna işaret eden Münib Karakılıç, “Türkiye’nin kuzeyi, Almanya'nın güneyinden çok daha iyi bir durumda” dedi. Karakılıç, Türkiye’nin rüzgara dayalı lisanslı elektrik kurulu gücünde 4800 MW’ye ulaştığını, lisanssız olarak ise 8000 MW’lik kapasitesi bulunduğunu kaydetti. 

Güneşe dayalı 380 MW’lik lisanssız kurulu gücün devrede olduğunu, 100 MW’lik lisanssız GES’in ise  kabul sürecinde bulunduğunu anlatan Karakılıç “Yıl sonunda umarım 1000 MW'nin üzerine çıkacağız” diye konuştu. Dağınık lisanssız üretimi frenlemek için biraz daha toplu yenilenebilir enerji alanlarının kurulmasının söz konusu olabileceğini ifade eden Karakılıç, şunları ekledi: 

“360 MW biyokütle, 680 MW jeotermal var halen devreye giren. Çatı uygulamalarına önem veriyoruz, birkaç bin megavat imkan yaratılabilir. Türkiye’de 6.8 milyon bina var. Fiber bazlı panellerin geliştirilmesiyle çatı uygulamalarının daha da artması beklenebilir.” 

Murat BAŞBOĞA